| 
  
     
      KADERİ      YÖNLENDİREN      GEZEGEN       SATÜRN 
          Hayat, en başarılı ve talihli insanlar için bile sürekli yükseliş
      değildir. Batı astroloji sisteminde Satürn’ün ve diğer ağır
      gezegenlerin (Jüpiter, Uranüs, Neptün) “saklı süreç”
      adı verilen 1.ci, 2.ci ve 3.cü evlerden geçişleri yaşamda düşüşlere
      ve hayal kırıklıklarına neden olur. Özellikle Satürn’ün
      transitlerinin doğum haritasındaki yerleşimleri hayatın genel tablosu
      için büyük önem taşır. Satürn de öyle bir güç vardır ki, hayatımızın
      iyi ve kötü zamanları gezegen tarafından belirlenir. 
         
		Yukarıdaki 
      horoskopta görüldüğü gibi gezegen Yükselen burç ile kavuşum yapmasından
      itibaren “Saklı Süreç” içine girer ve yaşamdaki duraklama veya
      gerileme zamanı başlar.   
		 Gezegenin
      neden olduğu gerilemeler ve hayal kırıklıkları 4.ev çizgisini geçmesine
      kadar devam eder. Bu tarihten sonra “Yeni Başlangıçlar” sürecine
      girilecektir.   
		Satürn hayatımızda Kaderi ve Karmayı yöneten en 
		önemli kozmik güç sayılmalıdır.   
      Yaşamdaki       Satürn       Periyotları   
       Satürn’ün
      Doğum haritasındaki yerleşimi hayatın genel tablosu için büyük önem
      taşır. Gezegen bir turunu yaklaşık 28 senede tamamlar. İlk karşıt
      yere 14 yaşında gelir. Eğer bu periyot haritada yükselime geçtiği
      nokta olursa, eğitim başarı ile tamamlanır ve kariyer başlangıcı da
      mükemmel bir zamana denk gelir. İki harita düşünelim. Birinde hayatın en önemli zamanı olan üniversite
      ve mesleğe başlangıç çağında transit gezegen yükselimde ve diğerinde
      de saklı periyotta olsun. Bu iki insan için en önemli periyot farklı
      başlayacaktır. Birinde başarıların ilk adımları atılırken diğerinde
      daha ilk adımlarda engeller ve gecikmeler ortaya çıkacaktır.     
		Ay     Düğümlerinin     Karmik     Yapımızdaki     Rolleri   
		   
    Güneş
      ve Ay yörüngelerinin kesim noktaları olan Ay Düğümleri Kuzey Düğümü
      (Rahu) ve Güney düğümü (Ketu) olarak isimlendirilir. Aslında soyut
      birer kavram oldukları halde astrolojide gezegenler kadar önemli
      etkileri vardır.   Plüto
      ve/veya başka gezegen Ay Düğümleri düzlemi ile kare görünüm yaptığında
      ortaya “karmik/evrimsel” koşullar çıkar. Bu duruma “Basamakların
      atlanması” diyebiliriz. Bunun anlamı böyle bir kişinin Ay düğümlerinin
      yerleştiği ev burçların belirlediği yaşam alanlarında, bunların yöneticilerinin
      yerleştiği burçların ve Pluto’nun yerleştiği burç ve yöneticilerinin
      belirlediği hayat alanlarında ileri ve geri dalgalanmasıdır. İleri ve
      geri dalgalanmak tıpkı tahterevallinin hareketlerine benzer. Zira kişilik
      belirlenen bu alanlarda gelişemez veya ders tamamlanamaz. Bu dersin
      tamamlanmasını engelleyen bir karşı koyuş göze çarpar.   Evrimin ilerlemesi için bireyin atlanılan basamakları keşfetmesi
      lazımdır. Genellikle, böyle insanlar geçmişlerini gelecekleri ve
      geleceklerini geçmişleri olarak hissederler. Böylece ortaya soru
      kendiliğinden çıkar : Bu kısır döngüden çıkış nerededir ?
      Astrolojik olarak yanıt verilirse, hangi dinamiklerin, hangi meselelerin,
      hangi yaşam alanlarının sürekli olarak değişmesi gerektiğini bulmak
      ve atlanılan basamakları keşfetmekten ötede yeni bir yol bulmaya çalışmaktır.   Bunu tanımlamak için hangi gezegenin rol aldığını bulmamız
      gerekir. Bunun en basit çözümü de şudur : Hangi Ay düğümünün son
      olarak Plüto ile veya Düğümler düzlemi ile kare açı yapan gezegenle
      kavuşum yaptığını bulmalıyız. Bulunan düğümün yerleştiği ev,
      burç ve gezegen yöneticisinin yerleştiği yaşam alanı sürekli olarak
      geliştirilmelidir.   Bir Kompozit haritada bu işareti görürsek, birlikteliğin gelişimi
      açısından bazı evrim basamaklarını atlamış olduklarını anlamalıyız.
      Atlanılan evrim basamaklarının hangi hayat alanlarını temsil ettiğini
      anlamak için Ay Düğümlerinin yerleştiği burçlara, bunların yöneticilerinin
      durumlarına ve Plüto ile kare görünüm yapan gezegenin yerleşimine
      bakmalıyız. Bunun sonucunda sadece atlanılan basamakları keşfetmekle
      kalmaz ileri harekete, evrimleşmeye geçmeyi sağlamış oluruz.   Eşleşim (Synastry) haritasında birinin Plüto veya başka bir
      gezegeni diğerinin Ay Düğümleri düzlemi ile kare bakış açısı yapıyorsa
      ; evrimsel ve karmik koşullar ortaya çıkacaktır. Bunun anlamı böyle
      kişilerin önceki hayatlarında ayrılıkla sonuçlanan bir beraberlik
      vardır. Bu nedenle ilişki yarıda kesilmiş yani tamamlanmamıştır.
      Gerçekten ne olduğunun bulunması ise Ay Düğümlerinin yerleştiği ev
      ve burçların, Plüto’nun veya kare açı yapan gezegenin yerleştiği
      burcun incelenmesinden bulunabilir. Bu yaşamdaki ilişkiyi sürdürmek ve
      ilerletmek için buradaki eksikliğin onarılması gerekmektedir.     
		VEDİK  AY   DÜĞÜMLERİNİN    
		GİZEMİ - KALASARPA  YOGA      (Tıklayın)     
		
		     |